Evleneceğimiz Kişiyi Önceden Hissedebilir miyiz?

Evleneceğimiz Kişiyi Önceden Hissedebilir miyiz?

İnsan hayatta seçimleriyle var olan bir türdür. Her ne kadar kader düşüncesine yakın olsak ve dilimizden bu sözcüğü düşürmesek de, aslında kaderimizi de yaşadığımız süre içinde yaptığımız seçimlerden oluşturduğumuzu biliyoruz. Dönüm noktası olarak adlandırdığımız anlarımız da yine bu seçimlerden oluşur.

Evleneceğimiz Kişiyi Önceden Hissedebilir Miyiz?

Evlenen çiftlerden her zaman şöyle bir cümle duyarız, “onu gördüm ve evet bu evleneceğim adam – kadın dedim.” İlk bakışta, kişinin henüz karakterini, yaşantısını bilmeden böyle bir şey hissetmek aslında biraz abartıdır. Tabii ki tanışmadan da görür görmez hoşlandığınız bir kişiyle evlenmeyi düşünebilirsiniz. Fakat bu sanki kesinlikle olacakmış gibi bir hissin yaşandığı doğru değildir. Böyle şeylerin olması tabii ki ihtimal dahilinde, yani evet böyle bir şey düşünmüşsünüzdür, tanışmış ve anlamışsınızdır ve evlenmişsinizdir. Ama durduk yere gece yatarken böyle bir şey hissetmek imkansız olacaktır.

Kader dediğimiz olgunun hayattaki seçimlerimizle sürekli olarak değiştiğini söylemiştik. Örneğin her gün eve alt yoldan gittiğinizi varsayalım. Daha güvenli olduğunu düşündüğünüz için hep bu yolu tercih ediyorsunuz. Üstten bir yol daha var fakat bu yolda çok sık elektrik kesintisi yaşandığından başınıza kötü bir şey gelir diye endişelendiğiniz için tercih etmiyorsunuz. Bir gün sadece değişiklik olsun diye üst yoldan evinize gittiniz ve yeni biriyle tanışmanıza vesile oldu bu durum diyelim. Bu kaderinizde olduğu için mi oldu yoksa o anki tercihinizden dolayı mı? Bu yaptığınız seçimin direkt olarak karşılaştığınız bir sonucudur ve genellikle her seçiminiz bu kadar çabuk şekil almaz ya da bazen bunu fark etmezseniz. Sonuca gelecek olursak; atacağımız önemli adımlar, his ile ilgili değil, tercihlerimiz ile ilgilidir.

Evlilikten Önce Yaşanan Duygu Değişimleri

Kişiler evlenmeye karar verdikten sonraki evlilik sürecinin biraz zor ve yorucu geçtiğini sanıyoruz ki bekarlar bile bilir. Çoğu kişi tam düğün aşamasında, “acaba böyle bir yola hiç girmese miydim?” diye çok düşünür. Hatta psikolojik destek alan bile olduğunu söyleyebiliriz. 🙂 Peki birbirini seven iki kişinin, evlilik yoluna girdikten sonra neden bu kadar zorlandığını merak ettiniz mi? Aslında cevap çok basit; yaşanılan süreç.

  • Evlilik süreci hem maddi hem de manevi olarak çiftleri yoran bir süreçtir. En sakin kişi bile bu süreçte yıpranabilir ve her şeye kolaylıkla öfkelenebilir. Evlenmeye karar verilen andan itibaren, çiftler bir koşturmaca ile yüz yüze gelir. Gelinliğim nasıl olacak? Damatlık nasıl olmalı? Koltuk takımları, mutfak dolapları, yatak odası, düğün salonu, kına gecesi, masraflar, detaylar derken, daha önce çok iyi anlaştığınız sevgiliniz birden korkunç birine dönüşebilir.
  • Böyle zamanlarda iki taraftan en az birinin her zaman orta yolu bulması gerekiyor. Kadınlar bu tür konularda daha detaycı olduğu ve zaman zaman nasıl bir düğün istediğini kafasında oluşturabildiği için, evlilik süreci kadın için daha hassas geçer. Her şey olması gerektiği gibi olmalıdır, kimse gelinin fikirlerine ve isteklerine karışmamalıdır, karışacaksa makul bir şekilde isteklerinin neden olmayacağı anlatılmalıdır ve kesinlikle gelinin üzerine gidilmemelidir. Ama bu tamamen yanlış bir davranıştır. Erkekler yapı itibariyle biraz daha rahat oldukları için bu sürecin tampon görevini üstlenen de genel olarak erkek oluyor. Öncelikle bu süreci engellemek adına, düğün yaparken bütçenizin dışına çıkmamaya özen göstermelisiniz. Kadın veya erkek olarak, tek evlenenin siz olmadığını hatırlamalı ve abartı öfkelenmelerden kaçınmalısınız. İlişkinizi farklı bir boyuta taşıdığınız için, yapılacak şeylerin kararını da ortak vermelisiniz ve bu süreçte kesinlikle kırıcı olmaktan kaçınmalısınız.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONULAR
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ